Bir Kulunu Çok Sevdim, O Beni Hiç Sevmiyor

Yanlış anlaşılmasın, bu yazı Orhan Bey ile ilgili değil. Markaların bize olan sevgisi ile ilgili.

Takip ettiğim blogların birinde okumuştum; markalara en çok müşteri kaybettiren olay karşılarında bir muhattap bulamamalarıymış. Ne acı.

Markalara aşık oluyoruz. Olalım diye ellerinden geleni yapıyorlar en azından. Sonra biz bu aşkımıza karşılık aramaya başlıyoruz. Ama telefonlarımıza IVRlar çıkıyor, bir insan sesi duymak için "78'e basınız" diyor; basıyoruz, hala IVR.

Biz bir insan sesi için kıvranırken, bize hala IVR sunanlar, bankalar, telekom servisleri, kargo hatları... Kıyın paranıza da IVRlarınınz yerine insanlar oturtun.

Sonra biz de Orhan Bey gibi başlayacağız; "bir kulunu çok sevdim, o beni hiç sevmiyor. kalbimi ona verdim, artık geri vermiyor..."